Kategori: Tefekkür

  • Diderot Etkisi – Eski Sabahlığım İçin Pişmanlık

    Diderot Etkisi – Eski Sabahlığım İçin Pişmanlık

    Diderot Etkisi – Eski Sabahlığım İçin Pişmanlık. Fransa’nın 18. Yüzyıl yazarlarından olan aydınlanma filozofu Denis Diderot, büyük bir borç bataklığına düşer. Onun bu perişan hali, Rus Çariçesi Katerina‘nın kulağına kadar gider. Çariçe, bu bataklıktan kurtulması için Diderot’a nazik bir teklif sunar: Diderot’un kütüphanesini satın alır ve kendisine tekrar hediye eder. Hediye ettiği kütüphanede çalışması için…

  • Yoğun Bakımda Ölüm

    Yoğun Bakımda Ölüm

    Geçtiğimiz aylarda kıymetli bir hocanın muayenehanesinde uzun zaman yoğun bakım hemşireliği yapmış bir kardeşim ile tanıştım. Görüşmelerimiz sonunda ona bir soru sordum: – Hiç ölümlere şahit oldun mu? Ölüm anında yalnız başlarına makinalar altında ne yapıyorlar? Uzun uzun ellerine baktıktan sonra, yüzüme tokat gibi çarpan şu cevabı verdi: – Evet, sayamayacağım kadar çok ölüme şahit…

  • Her tavırda bir zarafet vardı Osmanlı zamanında

    Her tavırda bir zarafet vardı Osmanlı zamanında; Oturmanın, kalkmanın, yürümenin, eşyaya bakmanın… Gönüllerdeki zarafet dışa yansıdıkca hayat güzelleşirdi. O zamanlarda, bir zarif adam dedi ki: Çocukluğumu hatırlarım, biraz hızlı yürüsem, ayağımı yere vurarak bassam!… Ailem kızarak bana yada parlayarak değil; İnandırarak, anlatarak şöyle telkin eder: Her şeyin bir canı var yavrum, tahta da incinmez mi!…

  • İnsanı Stres e Sokmayın Kardeşim!

    Serdar Tuncer’in sunduğu Başka Şeyler programına misafir olan Hayati İnanç ve Mehmet Çelik ile Divan Edebiyatı üzerine yapılan sohbetten kadim Türkçe’mizin zenginliğine dair ufak bir örnek; Stres!

  • Kalbiniz Değil Diliniz Kurusun

    Bu başlığın sebebi son zamanlarda sosyal medya platformlarındaki ‘… kalbimiz kurusun’ türünden paylaşımlar. Kur’an’ın “akletmez misiniz?” şeklindeki uyarılarını hatırlatmak isterdim ama günümüz Müslümanlarının halinden ötürü bunu geçiyorum. Çünkü herkes akıllı herkes entelektüel herkes sapına kadar Müslüman! Ben kim onlara bunu hatırlatmak kim?! Niyetim ders vermek değil sadece önemli olduğunu düşündüğüm itikadi bir meselede uyarıda bulunmaktır.…

  • Eski Ramazanlar…

    Eski Ramazanlar…

    Ramazan hakkında aynı şeyleri tekrarlamanın lüzumu yok. Bilindik şeyleri tekrarlamak boşuna kalabalık olacaktır. Bilgi edinmek isteyen de varsa ilmihaller ve fıkıh kitapları genelde başucumuzda bulunurlar ama televizyon kumandası genelde daha kolayımıza gelir. Neyse… Benim asıl değinmek istediğim “Eski Ramazanlar” meselesi. Eskiden yaşanan Ramazanlar herkesin özlemle yad ettiği günler olmuştur. Ben kendimi bildim bileli bir “Eski…

  • Ne Güzel Cahildik!…

    Televizyon yoktu. Gazete de her zaman olmazdı. Öyle güzel cahildik ki, keyfimiz bozulmazdı hiç! Dışarıda kar… Ama kuzine içten içe öyle yanıyor ki. Kuzinenin üzerinde demir maşa… Maşanın üzerinde de ekmek dilimleri. Aydınlık bir kış sabahı ve kızarmış ekmek kokusu… Sucuk lükstü. Yumurta lezzetli. Ekmek her zaman ekmek gibi… Bir kez olsun kümesten yumurta almamış,…

  • Bunu mu İstiyorsunuz?

    Bunu mu İstiyorsunuz?

    Bunu mu istiyorsunuz? Çocuğunuz; Varsın, bir çivi bile çakamasın…ama, dersleri iyi olsun. Varsın, omuzlarda cenaze taşıyanlara bön bön baksın…ama, matematiği düzgün olsun. Varsın, evin çalan telefonuna cevap veremesin…ama, notları yüksek olsun. Varsın, eve gelen misafirlerinizle üç kelime konuşamasın…ama, fen lisesine gitmiş olsun. Varsın, ağlayan bir çocuk görünce ona gülsün…ama, sınıfın birincisi olsun. Varsın, kendisinin fazladan…

  • Erkek Adam Ağlamazmış!

    Erkek Adam Ağlamazmış!

    Erkek adam, ağlamaz değil, adam gibi adamsa ağlar! AŞK der ağlar, AFF der ağlar, ALLAH der ağlar… Efendimiz (s.a.v), “ümmetim ümmetim” diye gözyaşı dökmedi mi? Zilzal Suresi’ni duyunca, Hz. Ebubekir (r.a) hıçkırıklara gömülmedi mi? Hz. Ömer (r.a), Efendimiz (s.a.v)’in yattığı hasırdan sırtının çukur çukur olduğunu görünce, gözünde yaşlar birikmedi mi? Kabirlerin yanına varınca, sakalları ıslanıncaya…

  • Eşim Olma, Karım Ol..

    Eşim Olma, Karım Ol..

    Eşim olma, karım ol! Bakma daha ilkel durduğuna sen, ruhu vardır kelimelerin. “Karı-koca” “eş” ten daha çok şey anlatır. Hatta belki bize unutulmuş bir şeyi söyler. Sahi, biliyor musun? Neden erkeğe “koca“, kadına da “onun karı” demiş eskiler? Kedilerin eşi olur, terliklerin de… İnsanın eşi. olmaz. Bir ömür eşlik ediyor diye mi sevgiliye eş denir?…